banner
Duyurular

MEME KANSERİ İLE MÜCADELE TOPLANTISI

Saygıdeğer hemşehrilerimiz

Derneğimizde 27 Kasım 2022 Pazar günü saat 11.00-13.00 arasında Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç.Dr. Nuran AKYURT tarafından MEME KANSERİ VE KENDİ KENDİNE MEME MUAYENESİ Konulu Toplantı düzenlenmiştir. Yapılan toplantıya çoğunluğu kadın olmak üzere yüksek oranda katılım sağlanmıştır. Bu toplantı çevremizde memnuniyetle karşılanmış, yerel Kartalın Sesi Gazetesi ve Çorum Haber Gazetesi toplantı haberini manşetlerine taşımışlar, ayrıca Marmara Üniversitesi WEB sayfasında yer almıştır.


DUYURU:

DERNEĞİMİZİN 16.01.2022 PAZAR GÜNÜ YAPILAN OLAĞAN GENEL KURUL TOPLANTISINDA

 

YÖNETİM KURULU ÜYELİĞİNE;

1- UĞUR YÜCEL, 2-ŞİMŞİR SALMAN, 3- MUHARREM GÖL, 4- HAYDAR ÜNAL, 5- FARUK YETGİN Seçilmişlerdir.

 

DENETİM KURULU ÜYELİĞİNE  İSE; 1- GARİP AŞIKOĞLU, 2- ZEKİ ÖZDEMİRCİ, 3- SELAHATTİN AYDINER Seçilmişlerdir. 

Sayın Üyelerimize duyurulur.16.01.2022

 


03.04.2022 tarihinde ÇEKVA (Çorum Eğitim Kültür Vakfı) tarafından İstanbul Yakacık Aydos Sevgi Ormanında düzenlenen AĞAÇ DİKME ETKİNLİĞİ'ne Derneğimiz de katılım sağlamıştır.


Sayın Üyelerimiz, bağışçılarımız ve hemşehrilerimiz

Toplumun aydınlanmasının eğitimle olacağı, çağdaş uygarlığın eğitimle yakalanacağı ilkesinden yola çıkarak eğitim gören ve geleceği emanet edeceğimiz gençlerimizin desteklenmesi, motivasyonlarının artırılması amacıyla Dernek Yönetimimiz ve Gençlik Kurulumuzun gayretleriyle oluşturulan Öğrenci Burs Fonundan Üniversitede öğrenim gören ve burs almaya müstahak 9 öğrencimize 2020-2021 eğitim yılı ikinci döneminde öğrenci başına 400’er TL  ve 2021-2022 eğitim yılı 1. döneminde 11 öğrencimize 450'şer TL, 2021-2022 eğitim yılı 2. döneminde 12 öğrencimize 500'er TL , 2022-2023 eğitim Yılı 1. döneminde 700'er TL, 2. döneminde 750'şer TL  BURS verilmiş olup, uygulamalarımız olanaklar dahilinde ileriki dönemlerde de devam edecektir.

Not Bursiyer öğrencilerin kimlikleri ilan edilmeyecektir. Yönetim ve Denetim Kurulumuz dışında (istemeleri halinde) sadece bağışçılara bilgi verilebilecektir. Derneğimiz ve öğrencilerimiz adına bağışçılarımıza teşekkür ederiz. Sayın üyelerimize, bağışçılarımıza ve hemşehrilerimize saygı ile duyurulur.

İstanbul-Çorum Üçköylüler Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Yönetim Kurulu


Sayın Üyelerimiz derneğimize katkılarınızı bekliyoruz. Önceki dönem aidat borçları ile 2022 ve 2023 yılı aidatlarının ödenmesini rica ediyoruz.


06 Şubat 2023 tarihinde Kahramanmaraş merkezli 11 İl'de (Hatay, G.Antep, Adıyaman, Malatya, Kilis, Ş.Urfa, Diyarbakır, Adana, Osmaniye ve Elazığ) meydana gelen 7.7 şiddetindeki depremde hayatlarını kaybeden 47 binden fazla vatandaşımıza rahmet diliyor, Yaralanan 200 binden fazla vatandaşa acil şifalar diliyoruz.

Çok sayıda hemşerimiz deprem bölgesine gerek bireysel gerekse Derneğimiz aracılığı ile çok sayıda giyecek, yiyecek ve çeşitli ihtiyaç malzemesi göndermiştir. Yardımsever hemşerilerimize teşekkür ederiz. 

Barınma ihtiyaçlarının karşılanması için hemşerilerimizi depremzedelere maddi yardımda bulunmaya davet ediyoruz. 


Çorum Hava Durumu
Anket
Döviz Bilgieri
Merkez Bankası Döviz Kuru
  ALIŞ   SATIŞ
USD 0   0
EURO 0   0
       
Özlü Sözler
“Hayatta daima gerçekleri savun! Takdir eden olmasa bile, vicdanına hesap vermekten kurtulursun.” - Che Guevara
Sponsorlarımız
Üçköy Camii ve Tarihçesi


                                          ÇORUM ÜÇKÖY KÖYÜ CAMİİ:

                                      MİMARİ VE SÜSLEME ÖZELLİKLERİ   ÜÇKÖY CAMİİ SON HALİ   ÜÇKÖY CAMİİ VE MİNARE

    

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 Araştırma: Dr. Öğr. Üyesi Çiğdem KARAÇAY (Güzel Sanatlar Tasarım ve Mimarlık Fakültesi)

Atıf/©: Karaçay, Ç. (2019). Çorum Üçköy köyü camii: mimari ve süsleme özellikleri. Hitit Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, 12(2), 521-538. doi: 10.17218/hititsosbil.608720

Özet:  Bu makale, Çorum merkeze 40 km. uzaklıkta bulunan ve bulunduğu köyün ismi ile bilinen Üçköy Köyü Camii’nin mimari ve süsleme özelliklerini Sanat Tarihi metodolojisi ile tanıtmayı ve benzer örneklerle karşılaştırarak yapının Anadolu Türk mimarisindeki yerini saptamayı amaçlamaktadır. Bu bağlamda Çorum Valiliği’nden gerekli izinlerin alınmasının ardından Üçköy Köyü Camii yerinde incelenmiştir. Köy merkezinde bulunan caminin inşa kitabesi bulunmamaktadır. Minare kaidesi üzerinde yer alan onarım kitabesine göre 1897 yılında bakımdan geçirilmiştir. Yapı, kareye yakın dikdörtgen planlı bir harim ile kuzeyindeki son cemaat yeri ve son cemaat yerinin batısındaki minareden oluşmaktadır. Cami dıştan kırma çatı, içten düz ahşap tavan ortasına bağdadi kubbe yerleştirilen örtü sistemine sahiptir. İç mekânda oldukça sade bir süsleme programı görülür. Kubbenin örtü sisteminde sembolik bir unsur olarak yer alması Ege Bölgesi, Marmara Bölgesi ve Doğu Karadeniz Bölgesi’nde dini ve sivil mimaride yaygındır. Ancak bu bölgelerde bağdadi kubbeli yapıların iç mekânlarında yoğun bir süsleme programı olduğu görülmektedir. Çorum Üçköy Köyü Camii ise tezyinat açısından olabildiğine sade harimi ile bağdadi kubbeli yapıların Orta Karadeniz Bölgesi’nde mütevazı bir örneğini temsil etmektedir.

Anahtar Kelimeler: Çorum, Üçköy Köyü, cami, bağdadi, sembolik kubbe

 

1. GİRİŞ 

Cami, Çorum il merkezine bağlı Üçköy Köyü, Köy içi Mevkii’nde bulunmaktadır. Çorum merkeze 40 km uzaklıktadır. Bulunduğu köyün ismi ile Üçköy Köyü Camii olarak bilinen yapının inşa kitabesi olmadığı için ne zaman ve kimin tarafından inşa ettirildiği bilinmemektedir. Eser, Ankara Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu’nun 9.4.1983 tarih ve A-4245 sayılı kararıyla tescillenmiştir. Bugün doğa koşullarının olumsuz etkisinin görüldüğü camide bir imam görevlidir ve halen ibadete açıktır. Çorum Üçköy Köyü Camii’nde gerekli incelemeleri yapabilmek için öncelikle Çorum Valiliği’nden izin alınmış, ardından yapı yerinde incelenmiştir2. 

Bu çalışma, Osmanlı Dönemi dini mimari örneklerinden Çorum Üçköy Köyü Camii’ni; plan, örtü sistemi, malzeme, mimari ve süsleme özellikleri açısından tanıtmayı ve fotoğraflarla belgeleyerek, benzer yapılar içerisindeki yerini belirtmeyi amaçlamaktadır. Ayrıca Çorum Üçköy Köyü’nde bulunan bu caminin ilk defa ele alınacak olması çalışmaya özgünlük kazandırmaktadır.

 

2. ÜÇKÖY KÖYÜ CAMİİ MİMARİ ÖZELLİKLERİ 

Köy merkezinde yer alan ve bir avlu içerisinde bulunan cami, kareye yakın dikdörtgen planlı bir harim ile kuzeyindeki son cemaat yeri ve son cemaat yerinin batısındaki minareden oluşmaktadır (Fotoğraf 1). Yapının inşa kitabesi bulunmamaktadır. Minare kaidesi üzerinde dört satırlık sülüs hatlı manzum onarım kitabenin okunuşu şöyledir3: 

- Cem’ olur ehl-i Mü’min eyler niyaz

- Salât-ı hamsede kılınır namâz

- Hayr ile yâd olunur nâmı

- Paşazâde Ali Edhem eyledi ihyâ sene 1315

 

Kitabenin tarih veren son satırına göre yapı H. 1315/M. 1897 yılında Ali Paşa tarafından bakımdan geçirilmiştir4. Cami, kuzey ve kuzeybatı yönünde ihata duvarıyla çevrilmiş bir bahçeye sahiptir. Avluya kuzeybatıdaki ahşap kapıdan girilmektedir. Hafif meyilli bir arazi üzerine inşa edilen cami, kuzey-güney doğrultusunda dıştan dışa 8.90 m. x 13.90 m. ölçülerinde boyuna dikdörtgen planlıdır. Kuzeyinde son cemaat yeri ve son cemaat yerinin batısında minare yer almaktadır (Çizim 1). İçerde, düz ahşap tavan ortasında bağdadi teknikle yapılmış kubbesi vardır. Son cemaat yerinin üst katı kadınlar mahfili olarak düzenlenmiştir. Son cemaat yerinin üstünde, kadınlar mahfilinin doğu-batı doğrultusunda uzanması ön yüzü iki katlı kılmaktadır. Yapıda temel ve duvarlar moloz taş, duvar köşeleri kesme taştır. Cepheleri sıvalıdır. Ancak bazı kesimlerde sıvalar dökülmüş, bazı yerlerde yeniden sıva yapılmıştır. Yapı alaturka kiremitli kırma çatı ile örtülmüştür. Çatı dört yönde ahşap saçaklıdır.

Hurufat kayıtlarında caminin bakımdan geçirildiği 1897’den daha erken tarihe rastlanmaktadır. H. 1259/M. 1844 tarihine ait belge, Üçköy, Üçdut Mevkii ve Ortaca Karyesinden oluşan büyük bir divan köyündeki camiye imam olarak atanan İsmail oğlu Hacı Mustafa Efendi’nin, Padişah beratıyla imamlık görevini sürdürürken çocuksuz olarak vefat etmesi üzerine, yerine Hüseyin oğlu Hüseyin Efendi’nin atanmasına dairdir. Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri, Belge no: EV.MKT.CHT154/112. Belgeye ulaşmam konusundaki yardımları ve belgenin transkripsiyonu için Vakıflar Genel Müdürlüğü Kültür ve Tescil Daire Başkanı Sayın Mevlüt Çam’a teşekkür ederim. 

Minare, harimin kuzeybatı köşesindedir (Fotoğraf 3). Minare kaidesinde yer alan onarım kitabesine göre yapıya 1897 yılında eklenmiştir5 (Fotoğraf 4). Kesme taştan yapılan kare planlı kaide, harim duvarı ile aynı seviyede ve cepheyle bitişiktir. Ancak batı duvarı ile kaynaşmamaktadır. Kare kaide üzerine armudi pabuçla silindirik gövdeye geçilmektedir. Tuğla malzemenin kullanıldığı silindirik gövde tek şerefelidir. Pabucun bitiminde ve şerefe altında birer bilezik bulunmaktadır.

Yapı dıştan yalın bir görünüme sahiptir. Pencereler iki sıralıdır. Pencere sayıları düzensizdir. Caminin doğu ve batı cephesinde üçer, güney cephesinde beş, kuzey cephesinde ise dört pencere açıklığı bulunmaktadır. Doğu ve batı cephelerde üst sırada bir, alt sırada iki pencere, güney cephede üst sırada üç, alt sırada iki pencere düşey dikdörtgen biçimde yer almaktadır. Pencereler basit camekânlı ve ahşap kanatlıdır. Kuzey cephede üst sırada iki, alt sırada iki pencere vardır. Üst sırada ahşap kanatlı ve ahşap parmaklıklı pencereler düşey dikdörtgen biçimdedir. Alt sıra pencereler kare biçimli olup, harime giriş kapısının iki yanına simetrik olarak konumlanmıştır (Fotoğraf 5).

 

5 Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivlerinde H. 1313/M. 1895 tarihli belge, Amasya sancağına bağı Üçköy karyesinde bulunan ve deprem dolayısıyla yıkılan hanesinin inşası için yardım talep eden Mehmet’in arzuhali gönderildiğinde gereğinin yapılması hususundadır. Tarih: H-08.03.1313, Yer bilgisi, 420-6. Bahsi geçen depremde caminin de zarar gördüğü ve belgede belirtilen tarihten iki yıl sonra 1897 senesinde yapının onarılarak minarenin eklendiği anlaşılmaktadır. 

Yapının kuzey cephesinde, doğu-batı doğrultusunda uzanan enine dikdörtgen planlı son cemaat yeri bulunmaktadır. İçten düz ahşap tavanla örtülen son cemaat revakını beş ahşap direk taşımaktadır. Bu direklerden dört tanesi serbest, bir tanesi duvara bitişiktir. Doğu kısımda, ahşap direkler arasına ahşap korkuluk yerleştirilmiş, batı kısımda ise ahşap direkler arası sonradan yarı yüksekliğe kadar tuğla ile örülmüştür. Son cemaat yerinin doğu ve batı kenarları kapalıdır

Avludan harime, mihrap eksenindeki yarım daire kemerli ve çift kanatlı kapıyla girilmektedir. İç mekân, cephelere açılan altlı üstlü toplam 15 pencereden ışık almaktadır. Bu pencerelerden, güneyde üst sırada dizilen üç pencere ile doğu ve batıda üst sırada yer alan birer pencere içerden alçı şebekelidir. Bu alçı şebekelerde pencere kemerleri yarım daire formludur.

Harim, düz ahşap tavan ve merkezde dört adet sütun ile desteklenen bağdadi kubbe ile örtülüdür6. Ahşap örtü sistemi içinde bağdadi kubbe ahşap tavanın merkezine yerleştirilmiştir. Harimin kubbeyle örtülü bölümün dışında kalan kısımlar dört yönde ahşap düz tavanla örtülmüştür 

6 Sütunlar ahşaptır. Ancak mihrap tarafında yer alan iki sütun sonradan alçı ile sıvanmıştır.

 

Çorum Üçköy Köyü Camii: Mimari ve Süsleme Özellikleri

Harimin kuzey tarafı mahfil olarak düzenlenmiştir (Fotoğraf 7). Ahşap mahfilin alt kısmı üç bölüme ayrılmıştır. Mihrap mihveri olan orta bölüm harime girişi sağlarken, doğu ve batı taraf korkuluklarla çevrili mahfil kısmı olarak tertip edilmiştir. Ahşap mahfil katına, harimin kuzeybatısındaki 11 basamaklı ahşap merdivenle çıkılmaktadır. Son cemaat mekânı üzerine düzenlenen mahfil, harim tarafında dört köşeli iki ahşap direk üzerine oturmaktadır. Korkulukları ahşap olan mahfilin orta bölümü güneye doğru bir yay şeklinde çıkıntı yapmaktadır. Mahfilin doğu ve batı kısmında birer niş yer almaktadır. Minareye çıkış, mahfilinin batı kısmındaki yarım daire kemerli kapıdan sağlanmaktadır. Kapı kemerinin kilit noktasında daire içerisinde “Mâşâllâh” yazmaktadır.

Mihrap, kıble duvarı ortasında, kuzey girişi aksında konumlanmıştır. İki yanda pilastır görünüm ile sınırlandırılmıştır. Alçı mihrap; çerçeve, köşelik, kavsara, niş ve sütuncelerden meydana gelmektedir. Dikdörtgen çerçeve içerisine alınmış mihrap nişi kaş kemerli ve yarı dairesel kesitlidir. Yivsiz istiridye kabuğu şeklini andıran kavsara tezyinatsızdır. Alınlık bölümü, dikdörtgen yazı çerçevesi ihtiva etmektedir. Çerçevede, ?l-i İmrân Suresinin 37. Ayetinin, “Küllemâ dehale aleyhâ Zekeriyya’l-Mihrâbe” kısmı yazılıdır7. Mihrabın iki yanında Üçköy Köyü Camii’ne vakfedilmiş iki adet kitabeli şamdan yer almaktadır. H. 1318/M. 1900 tarihli pirinç şamdanlarda “Devletlû Osmanlı Hazinedar Ustanın Bendelerinden Beşir Ağa’nın Vakfıdır” şeklinde kayıt vardır.

Güney cephenin batı kenarında minber yer alır. Minber tek yüzlüdür. Minberin girişi yarım daire kemerlidir. Kapı alınlığı boş olup köşe topuzlarının ortasında ahşaptan bir taç vardır. Taht kısmı dört ahşap sütuna binen ahşap bir külahla örtülmüştür.Güney cephenin doğu kenarında duvara bitişik yapılmış, ahşap korkuluklu vaiz kürsüsü yer almaktadır. 

Manası, “Zekeriyya Meryem’in bulunduğu mihraba her girdiğinde, …..” şeklindedir.

 

3. ÜÇKÖY KÖYÜ CAMİİ SÜSLEME ÖZELLİKLERİ 

Üçköy Köyü Camii’nin süsleme programı genel itibariyle sadedir. Caminin süslemelerini ahşap, kalem işi ve alçı süsleme olmak üzere üç grupta incelemek mümkündür. Süslemeler harim tavanında yoğunlaşmaktadır. Harim tavanında, bağdadi kubbede kalem işi ve alçı süsleme, tavanın geri kalan kısmında ise çıtakâri teknikli süslemeler göze çarpmaktadır. Ahşap tavanın merkezinde yer alan bağdadi kubbe dekoratif unsur olarak karşımıza çıkmaktadır. Merkezi kubbenin göbeğinde, taç yapraklı çiçek motifi ile onu çevreleyen stilize lale ve karanfil motiflerinden oluşan alçı madalyon yer almaktadır. Madalyonun etrafı siyah bordür ile belirginleştirilmiştir. Sarı renkli sekiz adet şerit, merkezdeki kubbeden, kubbe eteğini çepeçevre kuşatan bordür sırasına uzanmaktadır. Kubbe eteğini çevreleyen alçı bordürde, beyaz, siyah, sarı ve yeşil renklerle tasvir edilen kare ve üçgen şekilli motiflerle geometrik karakterli bir tezyinat oluşturulmuştur. Bağdadi kubbenin pandantiflerinde etrafı siyah kontur ile belirginleştirilmiş yazı madalyonları yer almaktadır. Ancak, zamanla silik bir görünüm almasından dolayı yazılar okunamamaktadır.Kubbenin dışında tavanın geri kalan kısmı çıtalı ahşap tavandır. Merkezde yer alan bağdadi kubbenin güney tarafında mihrap önü bölümü ile kubbenin kuzeyinde yer alan kısım, kubbe ile eşdeğer büyüklükte bir alanı kaplayan birer kare tabla, kubbenin batı ve doğu kanadı ise üçer adet dikdörtgen tabla halinde düzenlenmiştir. Mihrap önü bölümünün tavan süslemeleri bu alanı diğer bölümlerden farklı kılmaktadır (Fotoğraf 15). Bu kısımdaki kare tabla eşkenar dörtgenlerle süslenmiş olup ortada bir göbek ve göbeğin ortasında çıtakâri altı kollu bir yıldız ile tezyin edilmiştir. Kare tablanın dört köşesinde çıtakâri yelpaze motifleri yer almaktadır. Yelpaze motifleri ve kare tablanın dörtkenarı mavi renk ile vurgulanmıştır. Kubbenin kuzey kısmı ile doğu ve batı kanatları ise sade bir tezyinatta, baklava dilimi, ince ve uzun dikdörtgen şekilli motiflerle süslenmiştir. 

Camide çıtakari süsleme ahşap minberde de karşımıza çıkmaktadır. Minberin mihrap tarafına bakan yüzü çıtakâri kare, dikdörtgen ve üçgenlerle süslenmiştir. Ayrıca bu yüzün ortasında iç içe geçmiş sekizgenlerden oluşan geometrik bir motif yer almaktadır. 

Ahşap oyma teknikli bezemeler harime girişi sağlayan çift kanatlı kapıda görülmektedir. Ahşap kapı kanatlarına, etrafları ince iç ve dış bükey silmelerle çevrili üçer tane geometrik motif üst üste simetrik olarak yerleştirilmiştir. Geometrik motifler, ilk sırada düşey dikdörtgen, ikinci sırada kare ve üçüncü sırada yine düşey dikdörtgen şeklinde her bir kanatta sıralanmaktadır. Dikdörtgen şekilli motiflerin ortasında sekizgenler, sekizgenlerin ortasında ise iki ucunda stilize birer çiçek motifi tasvir edilen eşkenar dörtgen şekilli süslemeler yer almaktadır. Kare şekilli motiflerin tezyinatında doğu kanat ve batı kanat arasında fark vardır. Doğu kanatta kare şekilli motifin içerisinde sekizgen, sekizgenin ortasında iç içe geçmiş birkaç halka ve merkezde stilize bir çiçek motifi yer alırken, batı kanatta sekizgen şeklin içerisinde motif olmayışı bitirilememişlik hissi uyandırmaktadır.

Harim duvarlarında, üst kat pencereler seviyesinde kalem işiyle yazılmış yazılar dikkati çekmektedir (Fotoğraf 6). Mihrabın üst kesiminde sol tarafta “Muhammed Aleyhi’s - Selam” (Muhammed’e selam olsun), sağ tarafında “Allâh Celle Celâhülû” (Şanı yüce olan Allah); doğu duvarında, kuzeyden güneye doğru “İnnâ ve âlâ ve Münevviril’l - ehad” (Muhakkak ki biz Tek olan aydınlatıcının yolundayız), “Yâ Hazret - i Hüseyin” yazmaktadır. Kubbeyi taşıyan alçı sıvalı sütunlarda ise “Accilû bi’t - tevbeti gable’l - mevt” (Ölüm gelmeden önce tevbe için acele edin) yazmaktadır. 

Alçı süsleme mihrapta ve üst kat pencerelerde görülmektedir. Mihrapta üstten dışbükey silme ile birbirine bağlanan köşe sütuncelerinin üst kısmı vazo şeklinde tertiplenmiştir. Doğu kısımdaki vazoda akant motifi bulunmaktadır. Mihrabın batısında yer alan sütünce de bu motif kırılmış olup mevcut değildir. Pencerelerde ise alçı şebekeler geometrik ve bitkisel kompozisyonlarla süslenmiş olup, dikdörtgen, yıldız, damla ve stilize yaprak motifleri kullanılmıştır. Bu alçı şebekeler harime varsıl bir görünüm kazandırmaktadır. 

 

4. KARŞILAŞTIRMA VE DEĞERLENDİRME 

Çorum merkeze bağlı Üçköy Köyü’nde bulunan ve korunması gerekli kültür varlığı olarak tescillenen Üçköy Köyü Camii, yerel mimari özellikler taşıyan basit kuruluşlu mimarisi ve süsleme programı açısından mütevazı üslubuyla Osmanlı Devrinin son dönem dini mimari örneklerindendir. 

Küçük boyutlu bir yapı olan Üçköy Köyü Camii’nin en dikkat çeken kısmı, içerde, düz ahşap tavan ortasında bağdadi teknikle yapılmış kubbesidir. Türk mimarisinin başlıca yapı elemanlarından biri evrensel bir örtü öğesi olan kubbe olmuştur. Anadolu’da eski bir geçmişe sahip kubbe konstrüksiyonu, Osmanlı’nın merkezi mekân elde etme olgusu ile gelişerek, başka hiçbir mimari üslupta bulunmayan ve saf geometrisi (yarım küre kubbe) bozulmayan kubbeye boyutsal varyasyonlarla zengin bir mekân ve kütle biçimlendirme olanağı vermiştir. Osmanlı mimarisinde örtü öğesi olarak kubbenin kullanımı, kubbeli örtünün zengin çeşitlerinin yaratılmasına imkân tanımıştır (Kuban, 2016, ss. 459-462). Cami mimarisinin karakteristik bir öğesi olan kubbenin bağdadi teknikle örtü sisteminde kullanılması bu zengin çeşitlilik içerisinde bir yapı tekniği olarak karşımıza çıkmaktadır. Bağdadi, mimari bir terim olarak; “Ağaç direkler üzerine çakılmış çıtalara ya da kamışlara sıva vurularak yapılan duvar ya da tavan” yapı tekniğidir (Hasol, 2012, s. 61). Bu teknik Osmanlı’da dini mimari ile sivil mimaride önemli uygulama alanına sahiptir. Ahşap örtü sistemi kullanılan yapılarda görülen bağdadi teknik, cami mimarisinde kubbede karşımıza çıkmaktadır. Çatı içinde, çatı makasları arasına yerleştirilerek kubbe etrafının düz ahşap tavan ile örtülmesi en yaygın uygulama biçimi olmaktadır (Şahin, 2016, ss. 15-16). Bunun yanı sıra merkezdeki bağdadi kubbe etrafının düz ahşap tavan kullanılmadan, bağdadi tonozlarla kapatıldığı ya da birbirlerine kemerlerle bağlı bağdadi kubbelerle çok üniteli camiler Ege Bölgesi (Bayrakal, 2007, ss. 1-26) ve Doğu Karadeniz Bölgesi’nde (Şahin, 2016, s. 272) karşımıza çıkmaktadır. Ahşap strüktürlü ve bağdadi sıvalı kubbe, iç mekânın tamamını kaplayan bir örtü elemanı niteliğinde değil, çoğunlukla dikdörtgen harim kısmını örten ahşap tavanın merkezinde küçük simgesel bir kubbe niteliğindedir. Bu tip camilerde kubbe duvarlara oturmaz. İçerisinde düşey taşıyıcı eleman gerektiren geniş iç mekâna sahip camilerde de bu kubbe çoğunlukla taşıyıcılardan bağımsızdır (Tuluk-Durmuş, 2010, s.  206).    

Çorum’da fazla yaygın olmamakla birlikte bağdadi kubbeli camiler görülmektedir. Çorum Ulu Camii’nde8 (19. yüzyıl), kare planlı harimin orta bölümü bağdadi büyük bir kubbe ile kubbenin dört tarafında diğer kısımlar ahşap tavanla örtülüdür. Bağdadi kubbe 12 ahşap sütun üzerine oturmaktadır. Kubbe ve ahşap tavan dışardan kırma çatı altına alınmıştır (Dündar, 2004, ss. 84101). Çorum merkezde bulunan bağdadi kubbeli bir diğer yapı Kulaksız Camii’dir (19. yüzyıl). Kulaksız Camii’nde kare planlı harim bağdadi kubbe ile örtülmüştür. Kubbe birbirine basık kemerlerle bağlı on iki ahşap sütuna binmektedir. Harimin kubbeyle örtülü bölümün dışında kalan kısımlar dört yönde ahşap düz tavanla örtülmüştür. Yapı dışarıdan kiremitli kırma çatı altına alınmıştır (Dündar, 2004, ss. 50-56). Çorum’da bağdadi kubbeli bir diğer cami İskilip ilçesinde bulunan Ulu Camii’dir (1841). Ahşap örtü sistemi içinde destekli bağdadi kubbe ahşap tavanın merkezine yerleştirilmiş, dıştan kiremit kaplı kırma çatı ile örtülmüştür (İlter, 1992, ss. 67-70). Çorum merkez ve ilçelerinde yer alan yukarıda bahsettiğimiz yapıların mimari ve süsleme özellikleri göz önünde alındığında, Üçköy Köyü Camii’nin, Çorum’da bağdadi kubbeli camilerin basit ve mütevazı bir temsilcisi olduğu görülmektedir. 

Kırma çatı içerisinde bağdadi kubbe uygulaması Çorum dışında farklı bölgelerde de karşımıza çıkmaktadır. Özellikle Doğu Karadeniz Bölgesi’nde Trabzon ilindeki camilerde bağdadi tekniğin farklı varyasyonları söz konusudur. En çok görülen uygulama, ahşap tavan ortasında desteksiz tek kubbenin görüldüğü plandır. Bu planda, ahşap tavanın ve kubbenin ağırlığı beden duvarlarına bindirilir. Bu camilere, Sürmene Baştımar Mahallesi Camii (1859), Sürmene Balıklı Mahallesi Camii (1873), Arsin Işıklı Köyü Merkez Camii (1902), Of Saraçlı Köyü Yukarı Mahalle Camii (20. yy), Hayrat Kurtuluş Mahallesi Camii (1919-20), Of Ballıca Beldesi Büyük Mahallesi Camii (1942), Maçka Esiroğlu Beldesi Durali Camii (1949), Maçka Kaynarca Mahallesi Camii (1950), Of Ağaçseven Köyü Merkez Camii (1950), Beşikdüzü Dolanlı Köyü Camii (1955), Arsin Işıklı Köyü Yeni Camii (1956) ve Of Uğurlu Beldesi Yeni Camii (1967-72) örnek olarak verilebilir (Şahin, 2016, s. 251). 

 

Birden fazla kubbenin yer aldığı örtü şeması, bu türün bir başka varyasyonu olup örnekler Trabzon’da karşımıza çıkmaktadır. Trabzon’un Araklı ilçesinde yer alan Merkez Camii (1902-03), Kalecik Mahallesi Camii (20.yy) ve Merkez Fatih Sultan Mehmet Camii (1951-52) ahşap strüktürlü ve bağdadi sıvalı, birden fazla kubbenin yer aldığı bir örtü şeması sergilemektedir (Tuluk-Durmuş, 2010, ss. 205-215). 

Ahşap strüktürlü ve bağdadi sıvalı kubbeli örtü şeması sergileyen camiler, Doğu Karadeniz’de Giresun’da da görülmektedir. Bulancak Eski (Çarşı) Camii (1847), Hacı Hüseyin Camii (1861), Bulancak Şemseddin Mahallesi Camii (1896) ve Piraziz Gedikalizade Camii (1906), dıştan kırma çatı, içten düz ahşap tavan ortasında bağdadi kubbe yerleştirilen örtü sistemine sahiptir. Giresun Görele Hasan Ağa Camii’nde (1907) ise tavan ve kubbenin ağırlığı yanlarda duvarlara, ortada dört adet ahşap sütuna aktarıldığı destekli örtü sistemine sahiptir (Şahin, 2013, ss. 71-89). Doğu Karadeniz’de bağdadi kubbeli bir başka cami Samsun’un Bafra ilçesindedir. Bafra Tayyar Paşa Camii’nin (19. yüzyıl) örtü sistemi dıştan kırma çatı içerisine alınan bağdadi kubbelidir (Bayraktar, 2005, ss. 109-113). Artvin ve Rize’de yine plan kuruluşu itibariyle destekli veya desteksiz düz tavan ortasında kubbeli örtü ve genel uygulamanın birer çeşitlemesi olan örnekler sunmaktadır. Orta Karadeniz Bölgesi’nde Ordu ve Samsun illerinde bağdadi kubbeli yapılar görülmekle birlikte sayılarında azalma söz konusudur. Samsun’da bulunan bağdadi kubbeli camiler kare ve dikdörtgen harimde tek kubbeli plan şemaları ile küçük boyutlu eserlerdir (Şahin, 2016: ss. 252-255)

Bu tür yapılar Ege Bölgesi’nde de yoğun kullanım alanı bulmuştur. Ersoy (1990), Kırkağaç Çiftehanlar Camii’ni (1864-1865) incelediği makalesinde, bu tip kubbelerin ev, köşk, saray gibi sivil mimari eserlerde daha yaygın kullanım alanı bulduğunu belirtmekte ve 1635 tarihli Topkapı Sarayı Revan Köşkü, 1643 tarihli Topkapı Sarayı Sepetçiler Köşkü ile yine 17. yüzyıldan Sultan Ahmet Camii ve Yeni Hünkâr Kasrını örnek olarak vermektedir. Bu planda, hafif olduğu için kubbeyi taşıyacak elemanlara gerek olmadığını, kubbelerin dekoratif öğeler olarak karşımıza çıktığını belirten Ersoy, Kırkağaç Çiftehanlar Camii’nin kubbesini, bu kubbelerin devamı niteliğinde olduğunu belirtmektedir. Kırkağaç Çiftehanlar Camii, ortada bağdadi bir kubbe ve bu kubbe ile beden duvarları arasında kalan bölümleri örten bağdadi tonoz parçalarından oluşan örtü sistemine sahip olması bakımından farklı bir uygulamaya işaret etmektedir (ss. 107-108). Benzer örtü sistemine sahip bir başka örnek İzmir’in Bergama ilçesinde Gökçebeyli beldesinde bulunan 19. yüzyıla ait camidir. Bağdadi tekniğin görüldüğü örtüde, merkezde altı desteğe oturan kubbe ve kubbeyi dört yönden kuşatan ahşap tonozlu örtü sistemi ile farklı, ahşap merkezi kubbenin çevresindeki tonoz parçaları açısından Çiftehanlar Camii’ne benzer bir uygulama söz konusudur (Bayrakal, 2007, ss. 1-26). Dolayısıyla bu iki yapıda ahşap kubbeli camilerde genel bir uygulama olan kubbe ile harim duvarları arasında kalan alanların düz ahşap tavanla örtülmesinin farklı geliştiğini görmekteyiz.  

Anadolu’da farklı bölgelerden örneklerini verdiğimiz bağdadi kubbeli bu yapılar, örtü sitemlerindeki üslup özellikleri açısından benzer özellikler göstermektedir. Ancak Çorum Üçköy Köyü Camii’nde olduğu gibi ahşap tavan ortasında destekli tek kubbenin yer aldığı plan tipi Doğu Karadeniz Bölgesi’ndeki yapılar arasında Giresun Görele Hasan Ağa Camii (1907), Trabzon’da, Çaykara Şahinkaya Köyü Gülveren Mahallesi Camii (1876-86) ve Beşikdüzü Türkelli Beldesi Merkez Camii’nde (1913) görülmektedir. Ege Bölgesi’nden benzer bir plan Turgutlu (Manisa) Irlamaz Köyü Camii’nde (19. yüzyıl) uygulanmıştır. Irlamaz Köyü Camii’nde merkezde dört sütuna oturan ahşaptan küçük bir kubbeye yer verilmiştir (Gürbıyık, 2016, ss. 146-162). 

Bağdadi kubbeli örtü şemasına sahip camilerde dikkat çeken önemli bir husus, dış cephede olabildiğine sadelik hâkim iken iç mekânda yoğun bezemelerin görülmesidir. Ancak çalışmamıza konu Çorum Üçköy Köyü Camii tezyinat açısından dış cephede olduğu gibi iç mekânda da sade bir anlayışla tertiplenmiştir. Üçköy Köyü Camii’nde malzemeye göre ahşap, alçı ve kalem işi süslemeler görülmektedir. 

Ahşap süsleme, harime girişi sağlayan kapı kanatları ile kubbe etrafında ve minberde çakma tekniğinde çıtalarla oluşturulan geometrik karakterli basit düzenlemeler olarak karşımıza çıkmaktadır.

Alçı süsleme, bağdadi kubbenin göbeğinde ve ikinci sıra pencerelerin iç mekâna açılan alçı şebekelerinde basit geometrik ve bitkisel motiflerle oluşturulan süslemeler şeklindedir. Alçı mihrap, köşe sütuncelerinin üst kısmında yer alan vazo ve akant motifi dışında sade bir anlayışla tertiplenmiştir. Ayrıca mihrap yivsiz istiridye kabuğu şeklini andıran tezyinatsız kavsarası ile Çorum’da çağdaşı olan birçok cami mihrabı ile benzerlik göstermektedir. Çakır Camii (19. yüzyıl), Kellegöz Camii (19. yüzyıl), Kulaksız Camii (19. yüzyıl) ve İnayetullah Camii’nin (20. yüzyıl başları) alçı mihrapları, kaş kemerli mihrap nişi ve dilimsiz istiridye kabuğu biçimindeki kavsaraları ile örnek olarak verilebilir. 

Plan şeması açısından benzer özellikler gösteren camilerde yoğun bir şekilde yer alan kalem işi süslemeler, Üçköy Köyü Camii’nde bağdadi kubbe de görülmektedir. Merkezi kubbenin göbeğinde bulunan alçı madalyonun etrafındaki kalem işi süslemeler oldukça basit çizgilerden müteşekkil bir görünüm sunmaktadır. Sanatsal açıdan değeri olmayan bu süslemeler canlı renkleriyle dikkat çekmektedir. Ayrıca harim duvarlarında üst kat pencereler seviyesinde kalem işiyle yazılmış yazılar yer almaktadır. Bu süslemelerin sonradan yapılmış olması ya da var olan kalem işi nakışların zamanla silik ve soluk bir görünüm almasıyla, üzerlerinden yeni boyalarla gidilerek yenilenmiş olması muhtemeldir. 

 

4.1. Çorum Üçköy Köyü Camii’nin Tarihlendirilmesi 

Bugün Üçköy Köyü Camii’nde tarih veren iki kitabe bulunmaktadır. Bunlardan biri minare kaidesi üzerinde yer alan 1897 tarihli onarım kitabesidir. Diğeri taşınabilir kültür varlıkları kapsamında iki adet kitabeli şamdandır. İbadet ederken kullanılmak üzere hayırseverler tarafından camilere vakfedilen vakıf eserleri, kitabeleri dikkate alınarak bulundukları yapının inşa tarihi hakkında bizlere fikir vermektedir (Bozkurt, 2015, ss. 7-25). Ancak Üçköy Köyü Camii’nde bulunan vakıf şamdanlar, kitabelerine göre 1900 tarihli olup, yapının onarımından sonra camiye vakfedilmiştir. Kitabelerin dışında hurufat kayıtlarında 1844 tarihinde camiye imam atanmasına dair bir belge yer almaktadır. Ayrıca Anadolu’da bağdadi kubbeli yapıların 18. ve 19. yüzyıllarda yoğun olarak görülmesi ve Üçköy Köyü Camii’nin mihrap üslubunun 19. yüzyılda yakın çevrede inşa edilen dini mimari örneklerinde yaygın olarak görülmesi gibi sebeplerle camiyi, 19. yüzyılın ilk yarısına tarihlendirmenin uygun olacağını düşünüyoruz.   

 

4.2. Çorum Üçköy Köyü Camii Günümüzdeki Durumu 

Cami, 1897 tarihli kitabeyle tescillenen tamirinden sonra yenileme geçirmemiştir. Dolayısıyla yapıda doğa koşullarının olumsuz etkisi görülmektedir. Çatı kaplaması bozulmuş, çatı elemanlarının su almasından dolayı yapıda özellikle ahşap öğeler büyük zarar görmüştür. Su ve nemden dolayı ahşap döşeme ve tavanda, kubbeyi taşıyan elemanlarda, ahşap mahfil katında pencere doğramalarında çürümeler vardır. Ayrıca cami iç ve dış sıvasında çatlaklar ve yer yer dökülmeler vardır. 

 

5. SONUÇ

Çorum merkeze 40 km. uzaklıkta bulunan ve bulunduğu köyün ismi ile bilinen Üçköy Köyü Camii; bütünüyle dikdörtgen planlı, moloz taş malzemeli, tek minareli, ahşap mahfili ve dıştan kırma çatı, içten düz ahşap tavan ortasına bağdadi kubbe yerleştirilen örtü sistemi gibi genel mimari özelliklere sahip Anadolu köy camilerinin sade bir örneğidir. Bulunduğu köyün ihtiyacı için küçük boyutlarda yapılan cami, süsleme programı açısından da mütevazı bir üslup sergilemektedir. Çorum’da fazla yaygın olmamakla birlikte bağdadi kubbeli camiler görülmektedir. Bu camilere örnek olarak Çorum Ulu Camii, Çorum Kulaksız Camii ve İskilip Ulu Camii verilebilir. Çorum dışında Ege Bölgesi, Doğu Karadeniz Bölgesi ve Marmara Bölgesi’nde de bağdadi kubbeli yapılar görülmektedir. Anadolu’da farklı bölgelerde bulunan bağdadi kubbeli bu yapılar, örtü sitemlerindeki üslup özellikleri açısından benzer özellikler göstermektedir. Bağdadi kubbeli örtü şemasına sahip camilerde dikkat çeken husus, dış cephede olabildiğine sadelik hâkim iken iç mekânda yoğun bezemelerin görülmesidir. Çorum Üçköy Köyü Camii ise tezyinat açısından dış cephede olduğu gibi iç mekânda da sade bir anlayışla tertiplenen, Osmanlı Devrinin son dönem dini mimari örneklerindendir. Cami, 1897 tarihli kitabeyle tescillenen tamirinden sonra yenileme geçirmemiştir. Dolayısıyla yapıda doğa koşullarının olumsuz etkisi görülmektedir. Bağdadi kubbeli camilerin Orta Karadeniz Bölgesi’nde sade bir örneğini teşkil eden ve yıllarca köy halkına hizmet eden tarihi caminin restore edilerek gelecek nesillere aktarılması hususu en büyük temennimizdir.

 

KAYNAKÇA                           

Bayrakal, S. (2007, Ekim). Merkezi plan tasarımı ve malzeme özellikleriyle ilginç bir örnek: Gökçebeyli (Bergama) Merkez Camii ve restorasyon önerileri. Sanat Tarihi Dergisi, 16(2), 126. Erişim adresi: https://dergipark.org.tr/en/download/article-file/152489

Bayraktar, S. (2005). Samsun ve ilçelerinde Türk mimari eserleri. (Yayımlanmamış doktora tezi). Atatürk Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Erzurum. 

Bozkurt, T. (2015). Konya – Hatunsaray (Lystra) ve çevresindeki cami ve mescitler. Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih – Coğrafya Fakültesi Dergisi, 55(1), 1-54. Erişim adresi: http://dtcfdergisi.ankara.edu.tr/index.php/dtcf/article/view/52

Çiçekçi, S. (Mayıs, 2018). Sabri Çiçekçi’nin fotoğrafı, Kişisel Arşiv.

Dündar, A. (2004). Çorum cami ve mescitleri. Ankara: Aydan Web Ofset.

Ersoy, İ. (1990). Kırkağaç Çiftehanlar Camii. Arkeoloji-Sanat Tarihi Dergisi, 5, 103-115. Erişim adresi: https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/152241

Gürbıyık, C. (2016, Eylül). Turgutlu Irlamaz Köyü Camii. CBÜ Sosyal Bilimler Dergisi, 14(3), 146162. doi:10.18026/cbusos.07482.

Hasol, D. (2012). Ansiklopedik mimarlık sözlüğü. İstanbul: Yem Yayın. 

İlter, F. (1992). Bir Anadolu kenti İskilip. Ankara: Türk Tarih Kurumu.

Kuban, D. (2016). Osmanlı mimarisi. İstanbul: Yem Yayın.

Şahin, M. (2013). Giresun ilindeki bağdadi kubbeli camiler. TÜBA-KED (Türkiye Bilimler Akademisi Kültür Envanteri Dergisi), 11, 71-89. 

Şahin, M. (2016). Giresun ve Trabzon illerindeki bağdadi kubbeli camiler. (Yayımlanmamış Yüksek Lisans Tezi). Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Ankara.

Tuluk, Ö.İ ve Durmuş, S. (2010, Aralık). Araklı’nın çok kubbeli camileri üzerine birkaç not. Arredamento Mimarlık, 110-116. 

Vakıflar Genel Müdürlüğü. (2002, Ocak). Üçköy Köyü Camii’nin çizimi (Belge No: 190001010OC001) Vakıflar Genel Müdürlüğü Arşivi.

536   Hitit Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi – Yıl 12 Sayı 2, 2019

                             

ÇORUM VALİSİ MUSTAFA ÇİFÇİ, BELEDİYE BAŞKANI Dr. HALİL İBRAHİM AŞKIN VE PROTOKOL’ ÜN TARİHİ ÜÇKÖY CAMİİ’Nİ ZİYARETİ (13.06.2020)

 

Çorum Valisi Mustafa Çiftçi, Çorum Belediye Başkanı Dr. Halil İbrahim Aşgın, İl jandarma Komutanı Albay İlhan Uzunoğlu, Çorum İl Sağlık Müdürü Ömer Sobacı, İl Müftüsü Muharrem Biçer, İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Recep Cıplak, İl Milli Eğitim Müdürü Yakup Sarı ve CHP Çorum Belediye Meclis Üyesi Tuncay Yılmaz ile tarihi Üçköy Camii’nde incelemelerde bulundu.

Vali Çiftçi, “İnşallah pazartesi günü tarihi camimizin onarım ihalesini yapıp, 2020 yılı Aralık Ayı’nın sonu itibariyle tekrar ibadete ve cemaate açacağız” ifadelerine yer verdi.

 

ÜÇKÖY CAMİİ 2020 YILINDA ÇORUM VALİSİ MUSTAFA ÇİFÇİ’NİN KÖYÜMÜZÜ ZİYARETİ İLE İL ÖZEL İDARESİ TARAFINDAN ÖZELLİKLERİ KORUNARAK ONARIMA ALINMIŞ VE AYNI YIL İÇERİSİNDE ONARIM TAMAMLANMIŞ VE 09 OCAK 2021 TARİHİNDE YİNE VALİ MUSTAFA ÇİFÇİ VE VİLAYET PROTOKULÜNÜN KATILIMI İLE HİZMETE AÇILMIŞTIR.

                                             FOROĞRAFLAR 

     

                   

Başkan'ın Mesajı
Aidat Borcu Sorgulama
Köşe Yazıları
ŞİİRLER (ANONİM)

ZEYNEL ABİDİN ŞAHİN (Halk Şairi)

NURİ EFENDİ (M.Nuri YÜCEL)

Veli UZAR (Emekli Edebiyat Öğretmeni)

MİTHAT ÖZLÜ

Muharrem EKER (Kıbrıs Gazisi)

Naile ESEN USLU (Aşık Zeyno Bacı)

MIRIK (Fatma)

İsmail ÖNAL

Son Ziyaretçi Yorumları
NAZMİ YETGİN
Mrb Uğur Abi düğünler konusunda öneride bulunmak istiyorum zaten sizlerinde aklında böyle bir düşünce vardır illaki Bu sene ve önümüzdeki yıllarda düğün yapacak köylülerimizin sizlere bildirmeleri konusunda ısrarcı olsanız düğün tarihlerinin çakışmaması hem düğün yapacaklar hem davetliler açısından daha iyi olur diye düşünüyorum bu konu watsaap üzerinden dillendirilirse tüm illerimizdeki köylülerimiz için örneğin Oğlum KADİR YETGİN'in düğün tarihi 14 TEMMUZ 2022 Tarihinde saygılar sunuyorum

Kemal Yılmaz
Merhabalar; Öncelikle web sitesinin faaliyete geçmesinden dolayı emeği geçenlere teşekkürlerimi iletirim. Emeklerine sağlık. Ben Madangilin Hüseyin Yılmaz hocanın oğluyum. Ankara dernek üyesiyim. Fotoğraf galerisinde gözüme çarpan iki hatalı veri girişinin düzeltilmesi için yazıyorum. Fotoğraflar galerisinde "eski resimler"den; * 14. resimdeki öğretmenlerden ayakta ortadaki M.Yılmaz değil, rahmetli babam Hüseyin Yılmaz'dır. * 3. resimdeki öğretmen E.Özdemirci (Rahmetli Ethem dayım) değil babam Hüseyin Yılmaz'dır. Ayrıca fotoğrafa tarih olarak 1969 yazılmış resmin orijinali bende olup tarih 1966 yılından daha önceki bir tarihtir. Tahminim 1965-1966 olabilir. Hoşça kalın

Hüseyin Canan
Önce dernek başkanımız Sayın Uğur Yücel e ve dernek yönetimine teşekkür ederim sahip sahip olduğumuz Web sitemiz hayırlı uğurlu olsun çalışmalarınız için tekrar teşekkürler selam ve sevgiler


Tüm ziyaretçi yorumları için tıklayınız.
Günlük Gazeteler
Sponsorlarımız

Çorum Üçköylüler Derneği

© Copyright 2021  V4.1 Tüm Hakları Saklıdır. | Dernek Sitesi | Köy Sitesi


Top